Bir ismi Abbasi Cami Mescidi, bir başka ismi ise Mescid-i Şah olan bu yapı dünyanın en ince işlemerle bezenmiş binalarından birisidir. Günümüzde ismi İmam Camii olarak değiştirilmiştir. Yapımına 1612 yılında başlanmış ve 1638 yılında bitirilmiştir. Bin yıllık cami mimarisi geleneğinin, taş oyma sanatının ve çiniciliğin getirdiği birikimlerin sonunda, bu yapı eşsiz süslemeleriyle dünyanın sayılı eserleri arasına girmiştir. Cami’nin yüzünün Mekke’ye dönük olması için meydanla 45 derecelik açı oluşturacak biçimde inşa edilmiştir. Meydanın kabe yönünde yapılmamış olmasının yarattığı hata bu şekilde düzeltilmiş oldu.
Giriş kapısı, meydanın mimarisinin bir yansıması gibi düşünülmüş, bir camiden çok, ziyaretçilere “Hoşgeldin” diyen yüksek bir estetik kaygıyı ve inceliği öne çıkarmış gibidir. Girişte bulunan tek parça taştan yapılı ve dev bir kase biçimindeki kapta her zaman su bulunuyor. Eski dönemlerde namazdan çıkanların içmesi için burada su veya şerbet bulundurulduğu anlatılıyor.
Safevi sultanı Şah Abbas, Şeyh Lütfullah Camiini kendi özel ibadeti için yaptırmış olsa da, İmam Camii’nde iki adet dev medreseyi halkın hizmetine sunmuştur.
Binanın içinde dört bölüm vardır. Bunlardan ilki geniş bir verandaya konumlanmış olan Güldeste’ye (minare) açılır.
Güney bölümü, en büyük olan bölümdür ve üzerinde 38 metre yüksekliğinde devasa bir kümbet bulunan geniş namaz bölümüne açılır. İmam Camiindeki minareler 42 m. yüksekliğindedir.
Kümbetin altında ses yansıtma oyunları deneyebilirsiniz. Herhangi bir yerden çok alçak sesle bile konuşsanız ses salonun her yerinden rahatlıkla işitilir. Kubbenin iç yüzü ve duvarları gene eşsiz işlemeler ve bezemelerle kaplıdır.
Buradaki çiçek desenleri altın yaldızlı, sarı ve beyaz renklidir. Bu renkler, arka plandaki turkuvaz mavisinin koyu deseni ile tam bir uyum sağlamıştır.
Namaz kılınan yerde kubbenin tam altında durun. Yerdeki taşlarda durmanız gereken yer belirlenmiştir. Burada yüksek sesle konuşun, birçok farklı yerden yankı geldiğini duyacaksınız!
Yapılan bilimsel araştırmalarda 49 farklı yerden eko geldiği tesbit edilmiştir. İnsan kulağı bunların sadece 12 tanesini duyabilir.
İşaretli olan yer, yedi değişik ölçüdeki taşlarla yapılmıştır. Burada durup yukarıya bakarsanız, kubbede 8 pencerenin bulunduğunu göreceksiniz. Bu durumun bir açıklaması şöyledir : “Yeryüzündeki 7 makamı aşmayı başaran kişi, gökyüzündeki 8 cennete ulaşır.”